Gündem

Kızılay Başkanı’ndan corona virüse karşı ‘pasif aşı’ müjdesi!

Türk Kızılay Başkanı Dr. Kerem Kınık, “Salgının Türkiye’de ilk görüldüğü 10 Mart’tan itibaren Sağlık Bakanlığı, Hacettepe Üniversitesi ve Kızılay olarak Bilim Kurulumuz bu konuyla alakalı hızlı hareket ederek lojistik alt yapılarımızı da tamamladık ve ülkemizde bu tedaviyi de en erken dönemde başlattık.

Çin ve ABD gibi nüfusu milyarlar ya da 100 milyonları bulan ülkelerle kıyasladığımızda, ülkemiz plazma bağışında dünyada ilk sırada. İyileşen ve bağış yapma kriterlerini sağlayan hastalarımızın yüzde 95’i çağrımıza olumlu yanıt verdi ve bağışa evet dedi.

Bu ülkemiz açısından iftihar edilecek bir şey tabii. Şimdiye dek yaklaşık 3 bin immün plazma bağışçısından, 7 bin ünite plazma bileşeni topladık. 4 bine yakın hastaya da nakil yapıldı, biyobankalarımızda dondurulmuş olarak sakladığımız 3 bin ünite de plazma bulunuyor. 3 yıl dayanıklı bu dondurulmuş palzmalar. Yeni bir salgın dalgasında da kullanılabilecek” diye konuştu.

‘İKİNCİ YA DA ÜÇÜNCÜ DALGAYA HAZIRIZ’

Sağlık Bakanlığı ile yapılan öngörüler çerçevesinde iyileşen ve immün plazma bağışlama şartlarını taşıyan bütün hastalarla temas kurup bağış vermek isteyenlerden plazma toplamaya devam edeceklerini açıklayan Dr. Kerem Kınık, “Bunları da Kızılay’ın biyobankalarında depolayacağız. Önümüzde ikinci veya üçüncü bir Kovid dalgasında ya da hastalığın kalıcı bir hal alıp mevsimsel bir hastalık seyri göstermesi durumunda kesin bir ilacı ya da aşısı bulunana kadar, en etkili tedavisi immün plazma olduğu için depolama kararı aldık. Dolayısıyla şu an itibarıyla hem ihtiyacı karşılıyoruz hem de olası dalgalanmalar için elimizde stokları hazır tutuyoruzö diye konuştu.

‘AVRUPA’DA ÜRETEBİLECEĞİZ’

Üretimin yapılabileceği tesisle ilgili yatırımların halen devam ettiğini ancak Kovid-19 salgınının beklenmedik bir şekilde gelmesi nedeniyle bununla da ilgili hızla aksiyon aldıklarını anlatan Dr. Kınık, halk arasında ‘pasif aşı’ olarak bilinen saflaştırılmış antikor üretiminin Kızılay adına Avrupa’daki tesislerde yapılabileceğini söyledi ve sözlerini şöyle tamamladı:

“Yakın zamanda plazmalarımızdan Kovid-19’a yönelik pasif aşılama ilaçları üretilmiş olacak. Bu da önümüzdeki olası dalgalarda veya salgınlarda daha hedefe kilitlenmiş bir tedavi olarak elimizde bulunacak. Bu ürünlere ivedilikle ihtiyacımız olabileceği için kendimize farklı üretim seçenekleri de baktık. Türkiye’deki bu yatırımlar hızlı bir şekilde yapılamazsa bile Avrupa Hıfzısıhhası’ndan kendi ulusal kan sistemimizin denetimini geçirdik. Bize bir ‘audit (denetim belgesi)’ verildi. Yani Türkiye’deki herhangi bir kan ürünü Avrupa’daki herhangi bir kan ürünü fabrikasında işlenebilir artık. Sertifikamız var. Dolayısıyla biz kendi ürünlerimizi Avrupa’daki, özellikle Almanya’daki paydaş olduğumuz firmalara götürüp Kızılay görevlileri nezaretinde, plazmaları orada ilaç haline getirip tekrar ülkemize getirebileceğiz.”